Bu Blogda Ara

7 Temmuz 2017 Cuma

Havva Engin / İsmail Engin: Alevi-Bektaşi Kültür Haftası (1992) ve Bir Konferans (1993)

[Havva Engin / İsmail Engin] "Almanya Aleviliği ve Alevileri Tarihi"nde bir etkinlik türü olarak konferanslar, paneller ve konserler önemlidir. Buralarda ve bunların düzenlendiği mekanlarda Aleviler biraraya gelir, tanışırlar, dayanışırlar ve yardımlaşırlar.

Aynı zamanda Alevi kimliğiyle yaşayabilecek geleceği oluşturmak için birbirlerine danışırlar. Kurumlaşmak için gerekli maddi ve manevi altyapıyı sağlarlar.

1989'da Yurtsever Birlik'ten başlayan dönüşümün gerekli koşulları konferans, panel ve konserlerle oluşturulurken, zaman aşımına uğramayan acılar da bunun belkemiğidir.

Bu meyanda iki örnekten biri "Nord Baden Alevi-Bektaşi Derneği" ile "Frankfurt Alevi-Bektaşi Derneği" tarafından 17-20 Nisan 1992 tarihlerinde düzenlenen ve Hürriyet gazetesinin Avrupa / Almanya nüshasında ilanı yayınlanan "Alevi-Bektaşi Kültür Haftası"dır.

Konser ve panelin yanı sıra bu etkinlikte "Cem" töreniyle din-kültür-kimlik ilintisine kuvvetli bir atıf yapılmıştır.

İlgili "Kültür Haftası"nın "Konser" bölümüne Âşık Mahzuni Şerif, Güler Duman, Musa Eroğlu, Sabahat Akkiraz, Vural Güler, Hasret Gültekin, "mahlli ozanlar" ve "Semah Ekipleri" katılmıştır.

6 Temmuz 2017 Perşembe

Havva Engin / İsmail Engin: Alevi Kültür Şenlikleri - Türkiye'deki Siyasi Arenada Alevilerin Bugünü ve Geleceği - (1994)

[Havva Engin / İsmail Engin] Almanya'da yaşayan Alevilerin kurumlaşma tarihinde "Şenlik" - "Festival" adıyla düzenlenen etkinlikler, özel öneme haizdir.

Bu tür etkinlikler, Alevilerin biraraya gelmesini, birbirlerinden haberdar olmalarını, farklı yörelerden Almanya'ya göç edenlerin de kendinden "farklı Alevi sürekleri"ni tanımalarını, öğrenmelerini, iletişime geçmelerini sağlamaktadır.

Bu husus, sonradan kurumlarda "yol bir sürek binbir" ilkesinin işlemesine ve hayata geçirilmesine zemin hazırlamıştır.

Böylece, farklı süreklerin kurum içi olası tartışılmasının etkileri en aza indirilmiş ve böylece kurumların yıpranmasının önüne geçilmiştir.

Keza, yarattığı katma değerle, kurumların finansal sorunlarının çözülüp, "Cemevleri" için katkı paylarının arttırılmasında da önemli bir işlev görmüştür.

Söz konusu etkinliklerden bir örnek, "Alevi Kültür Şenlikleri - Türkiye'deki Siyasi Arenada Alevilerin Bugünü ve Geleceği -" adı altında 1994 yılına aittir.

"Avrupa Alevi Birlikleri Federasyonu" ile "Rüsselsheim-Mainz Alevi-Bektaşi Kültür Birliği [veya "Mainz, Wiesbaden, Rüsselsheim Alevi Bektaşi Kültür Birliği"] (18.12.1994 günü) ve Hannover Alevi Kültür Derneği (17.12.1994 günü) tarafından ortaklaşa düzenlenen etkinlik; "Panel", "Konuşmacılar" ve "Kültür Programı" bölümlerinden oluşmuş.

5 Temmuz 2017 Çarşamba

Havva Engin / İsmail Engin: Mannheim Cemevi'nin Açılışı (1996)

[Havva Engin / İsmail Engin] 1990'lı yıllar, Alevilerin / Aleviliğin kamusal alanda görünür olduğu yıllardır.

Bu meyanda, bir yandan dernekleşilir, federasyon ve vakıflar kurulur, hukukî tüzel kişilikler oluşturulurken, diğer yandan da inancın kamusal alanda kabul gördüğü, dinî uygulamaların yürütüldüğü / yapıldığı toplu mekânların, "cemevleri"nin de köy, kasaba, kent siluetlerinin yavaş yavaş bir parçası haline geldiği yıllardır, aynı yıllar.

1995 yılında Türkiye'de "Cumhuriyetçi Eğitim ve Kültür Merkezi Vakfı" adıyla kurulan Cem Vakfı, kuruluşunun akabinde yürüttüğü bir mimarî proje yarışması kapsamında "Cem Kültür Evi Mimarî Proje Yarışması" (Cem Vakfı Yayınları, İstanbul 1996) adlı bir kitap yayınlarken, Almanya'da 1992'de Baden-Württemberg Eyaleti'nde "Demokratisher Aleviten Verein" adıyla kurulan, 1993'te ad değiştirerek "Alevitisches Kulturzentrum Mannheim e.V." adını alan Mannheim Alevi Kültür Merkezi (bugünkü adıyla "Mannheim Cemevi - Alevitische Gemeinde Rhein Neckar Kreis e.V"), 01.06.1996 günü görkemli bir törenle, Almanya'da "Cemevi" açıyordu.