Bu Blogda Ara

16 Haziran 2015 Salı

Öteki Türkiye’nin Kadınları ya da Kadına Şiddetin Etnisitesi Yok: 1 Kadının Yaşadığı Şiddeti 4 Çocuk ta Yaşıyor...

[İsmail Engin] KAMER Vakfı’nın, AB Türkiye Delegasyonu ve Açık Toplum Vakfı desteğiyle 2014 Ocak - 2015 Mayıs ayları arasında gerçekleştirdiği “Kadın Hakları İnsan Haklarıdır Projesi”nin nihai raporu yayınlandı.

Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesindeki 23 il ve Karadeniz Bölgesindeki 3 ilde (Artvin, Rize, Trabzon), 24.723 kadınla yapılan yüz yüze görüşmeler, İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı ve Prof. Dr. Ayşen Ufuk Sezgin; Burcu Buğu; İstanbul Barosu Avukatlarından Fethiye Çetin ve Berçem Alemdarzade; Dicle Üniversitesi Öğrt. Üyesi Hasan Akkoç; Sabancı Üniversitesi Öğrt. Üyesi Ayşe Gül Altınay tarafından değerlendirilmiş ve raporlanmış..

Görüşülen kadınlardan 4.500’ünün (% 18) yaşadığı şiddet ile ilgili KAMER’e başvurduğu (şiddete maruz kaldığı); sadece 1308 (% 5) kadının ise yaşadığı şiddetten kurtulmak için harekete geçtiği; kadınların, başta korku olmak üzere, çaresizlik, dil, yol yordam bilmedikleri için şiddetten kurtulmak için harekete geçmedikleri raporda belirtiliyor.

İlgili raporda, şiddetin çeşitli türlerini dikkate alınarak Türkiye’de şiddet yaşayan kadın oranı ortalama % 40 gibi görünüyor olsa da % 50 civarında görünmeyen, gizli yaşanan şiddet olduğunun bilindiğini ileri sürülüyor. Kadına yönelik şiddetin sistem sorunu olduğu, eğitim, gelir durumu, dil, savaş ve çatışmalar gibi durumların arttırıcı tali sebepler olduğunun bilindiği ifade ediliyor.

Öte yandan rapor, çocukların kadınların yaşadığı şiddetin görünmeyen mağdurları olduğu vurgulanıyor: "Hane başına düşen çocuk sayısı yaklaşık 4’tür. 1 kadının yaşadığı şiddeti 4 çocuk ta yaşamaktadır. Çocuklar çoğunlukla anne ile birlikte dayak yemekte, cezalandırılmakta, kaçmaktadır." deniliyor.

Raporda ziyaret edilen kadının anadillerinin % 49,1'inin Kürtçe (12154 kişi); % 39,4'ünün Türkçe (9738 kişi); % 8,6'sının Zazaca (2137 kişi); % 2,6'sının Arapça (646 kişi); Rusça (1 kişi); Farsça (1 kişi); diğer 0,2 (46 kişi) olduğu belirtiliyor.

Raporda çalışmaya konu olanların % 75,8'i "Evli (Evliliği devam eden grup)"; 24,2'si "Bekar (daha önce bir evlilik yaşamış olsa bile)". "Evli olanlar"ın % 2,3'ü "Yalnız dini nikâhlı"; % 1,7'si "Yalnız resmi nikahlı"; % 95,5'i "Resmi ve dini nikahlı"; % 0,1'i "Nikahsız birlikte yaşıyor"; % 0,4'ü "Evli, ayrı yaşıyor".

“Öteki Türkiye’nin Kadınları” adı da verilebilecek rapor ile tanıklıklar, kadın hakları açısından Türkiye’deki bölgeler arası dengesizlikleri ve kadınların gelişmiş ülkelerle kıyaslanmayacak sorunlarla yüzyüzeliğini bize anlatıyor. Anayasa Mahkemesi'nin "Resmi nikah yapılmadan İmam Nikahı'na izin verilmesi" kararıyla ilgili tartışmalar, bu raporun verileri ışığında kadın hakları açısından daha da vahim ve hassas gözüküyor.

Rapor, tarama çalışmasına katılanların, % 1.7’sinin sadece resmi nikahlı olduğunu, buna karşılık % 95.5’inin resmi nikah yanısıra dini nikah da yaptığını; görüşü alınanların, % 90’ının kadınların şiddet yaşadığını düşündüğünü; şiddete uğrayan kadınlardan kurtulmak için mücadele verdiğini ifade edenlerin oranının ise sadece % 38.6 olduğunu; ilk evlilik yaşının 18 ve daha yukarı olanların oranının % 59.6, buna karşılık 16-17 yaşlarında evlenenlerin % 25; 13-15 yaşında evlenenlerin % 14.6 ve 12 ile daha küçük yaşta evlenenlerin de % 0.7 olduğunu ortaya koyuyor.

Raporda, tarama çalışmasına katılanların % 60.7’sinin görücü usulü evlendiğini ifade ediyor. % 34.2 ‘anlaşarak ve severek’ yanıtını verirken, % 5.1 ise zorla evlendirildiğini belirtiyor. Bu arada, görücü usulü evlendirilenlerin dörtte birinin de ‘istemiyordum, aile büyüklerimin isteğiyle evlendim’ yanıtını vermesi dikkat çekiciyor.

Tarama çalışmalarına katılanlardan, görücü usülü evlilik yapanlar evlilikleri ile ilgili düşüncelerini ifade ederken % 1 kan bedeli, % 16.6 berdel, % 14.7 kuma, % 1.7 kayın evliliği % 2 beşik kertmesi ve % 64 akraba evliliği yanıtını veriyor.

Taramada “ailenizde kadınlar mirastan pay alabilirler mi?” sorusuna % 54.3 “hayır kadınların miras hakkı yoktur” dendiği dikkat çekiyor.

Proje kapsamında yapılan taramada 24.723 hane ziyareti ve kadınlarla yapılan görüşmelerin dışında, ayrıca, 26 ilde toplam 390 kamu kurum ve kuruluşu ziyaret edilmiş.

Raporda "Çalışmanın Sonuçlarına Genel Bir Bakış"; "Kadın Hakları İnsan Haklarıdır Projesi"; "Hane Ziyaretlerinden Çıkan Sonuçlar"; "Kadın Hakları İnsan Haklarıdır Projesi Kapsamında Alınan Şiddet Başvuruları İçin Tanımlayıcı Bir Çalışma Örneği"; "İzleme Çalışması Sonuçları"; "Takip Formu 1 Sonuçları"; "Takip Formu 2 Sonuçları"; "Takip Formu 3 Sonuçları"; "Yasal Ve Yargısal Duruma İlişkin Değerlendirme"; "Başvuru Hikayeleri"; "Bardağın Boş Tarafı"; "Bardağın Dolu Tarafı" ve "Kaynakça" kısımları bulunuyor. [İsmail Engin]

KAMER Vakfı: Kadın Hakları İnsan Haklarıdır Projesi. 2015, 112 S. 

Ayrıca bkz. 

http://www.aciktoplumvakfi.org.tr/kadin-haklari-insan-haklari-projesidir.php

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder